Üniversitemizden, Siber Suçlara Yönelik Farkındalık Paneli

Üniversitemiz Bağımlılıkla Mücadele Öğrenci Topluluğu ile İl Emniyet Müdürlüğü tarafından, Siber Suçlara Yönelik Farkındalık Paneli düzenlendi.  Moderatörlüğünü Sağlık Bilimleri Fakültesinden Prof. Dr. Hande Şahin’in yaptığı panelin konuşmacıları, Üniversitemiz Meslek Yüksekokulları Koordinatörü ve Radyo ve Televizyon Programcılığı Bölüm Başkanı Doç. Dr. Özgür Selvi, Üniversitemiz Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümünden Dr. Öğretim Üyesi Serkan Savaş, Üniversitemiz Hukuk Fakültesinden Dr. Sibel Can, Kırıkkale Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nden Seher Keren ve Akın Yalavuz’du. Üniversitemiz Merkezi Dersliklerde gerçekleşen panele akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimiz katıldı.

Panelin ilk konuşmacısı Dr. Öğretim Üyesi Serkan Savaş, “Siber Güvenlik” konulu sunumunu dinleyenlerle paylaştı. Dr. Öğretim Üyesi Savaş, sunumunda siber ortam nedir? Siber güvenlik nedir? Siber saldırılar, kişisel verilerin korunması, siber ortamda emniyet, siber zorbalık gibi konulara değindi.

Üniversitemiz Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümünden Dr. Öğretim Üyesi Serkan Savaş, “Siber ortam, tüm dünyaya ve uzaya yayılmış durumda bulunan bilişim sistemlerinden ve bunları birbirine bağlayan ağlardan oluşan ortamdır. Dijital verilerin üretildiği teknolojiler iş dünyasında, kamusal alanlarda, evde ve cepte, kısacası insan hayatının her aşamasında kullanılır hale gelmiştir. Siber ortam, uluslararası platformlarda da gündeme alınmış ve NATO tarafından 2016 yılında yeni bir boyut olarak tanımlanmıştır. Kara, hava, deniz ve uzay boyutlarına ek olarak tanımlanan siber ortam, operasyonel bir alan olarak resmiyet kazanmıştır. Günümüzde bireyler dahi kişisel verilerini siber ortamlarda sakladıkları için kullanılan teknolojilerin emniyetli, güvenilir, sürdürülebilir ve aynı zamanda da esnek yapıda olması gerekmektedir. Çünkü artık gerçek hayatta karşılaşın pek çok suç, siber ortamlarda da işlenir hale geldi ve siber korsanlar amaçlarına ulaşmak için bilgisayar ağlarını kullanıyorlar. Siber ortamı oluşturan bilişim sistemlerinin saldırılardan korunması, bu ortamda işlenen bilginin gizlilik, bütünlük ve erişilebilirliğinin güvence altına alınması, saldırıların ve siber güvenlik olaylarının tespit edilmesi, bu tespitlere karşı tepki mekanizmalarının devreye alınması ve sonrasında ise sistemlerin yaşanan siber güvenlik olayı öncesi durumlarına geri döndürülmesidir. Siber ortamlar artık gerçek hayatın kendisi haline gelmiştir ve insanlar günün büyük bölümünde dijital ortamlarda vakit geçirmektedirler. Siber korsanlar tarafından özel verilerin ele geçirilmesi ve kötü amaçla kullanılması, önemli çalışmalara zarar verilmesi veya çalışmaların yok edilmesi, ekonomiye büyük maliyetler getirecek saldırıların gerçekleştirilmesi ve milli sırların ele geçirilmesi ya da teşhir edilmesi gibi birçok siber saldırı her geçen gün artarak devam etmektedir. Bu siber saldırıların önüne geçilmesi siber ortam bileşenlerinin korunmasını sağlayacaktır. Siber saldırılardan korunmak için, gizlilik ve güvenlik ayarlarınızı kontrol edin, güçlü parolalar oluşturun ve kimseyle paylaşmayın, kaynağı bilinmeyen yazılımları indirip kurmayın, gerçek hayatta yapmadığınızı sanalda da yapmayın, tüm sosyal ağlarda geçmiş paylaşımlarınızı kontrol edin ve paylaşılmasının yanlış olduğunu düşündüğünüz içeriği sosyal medya hesabından silin, profilinize başkasının gözünden bakarak yeniden gözden geçirin, doğruluğundan emin olmadığınız içeriği paylaşmayın. Siber zorbalık ise bir kişiye karşı, internet ya da cep telefonu kullanılarak sürekli bir şekilde gerçekleştirilen saldırgan davranıştır. Siber zorbalık, kırıcı ve alaycı mesajlar yoluyla, özel fotoğrafların veya videoların yayılması yoluyla, fotoğraflar üzerinde oynama yapılarak farklı algılar yaratılması yoluyla, imalı sözler ve dedikodu ile, bir olayın seyrini etkilemek için yapılan gizli çalışmalar yoluyla, ayrımcılık yaparak kişileri ötekileştirmek yoluyla, tehditler yoluyla olmaktadır.” dedi.

“Sosyal Medya ve Suç” sunumunu dinleyenlerle paylaşan Üniversitemiz Meslek Yüksekokulları Koordinatörü ve Radyo ve Televizyon Programcılığı Bölüm Başkanı Doç. Dr. Özgür Selvi, “ sosyal medya, kullanıcı tarafından içeriklerin oluşturulmasına ve alışverişine izin veren, web 2.0’nin ideolojik ve teknolojik temelleri üzerine kurulmuş olan internet temelli bir grup şeklinde tanımlamaktadır. Dünya; internet, sosyal medya ve mobil kullanım istatistiklerine göre Dünya’da 4,57 milyar internet kullanıcısı bulunmakta, bu kullanıcıların 3,96 milyarı sosyal medyayı kullanmaktadır. İnternet kullanıcıları Dünya nüfusunun %59’unu, sosyal medya kullanıcıları ise %51’ni oluşturmaktadır” şeklinde konuştu.

Bilişim suçlarının ikiye ayrıldığını ve sosyal medyada işlenen suçlara değinen Doç. Dr. Özgür Selvi, “Bilişim suçları “bilişim sistemleri aracılığıyla işlenen suçlar” ve “bilişim alanındaki suçlar” olarak ikiye ayrılabilir. Birinci gruptaki suçlar “klasik” ya da “geleneksel” suçlar olarak bilinen ancak bir bilişim sistemi aracılığı ile işlenen suçlardır. İkinci gruptaki suçlar ise bilişim sistemine hukuka aykırı olarak girme, sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması ile yasak cihaz veya programlar kullanmaktır. Sosyal medyada işlenen suçlar ise, yetkisiz erişim, sisteme müdahale, veriye müdahale (değiştirme, bozma, yok etme, erişilmez kılma), bilişim sistemleri aracılığıyla yarar sağlama ve banka ve kredi kartlarının kötüye kullanımı, şifre kırma, hakaret ve tehdit, kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi ve yayılması, özel hayatın gizliliğini ihlali, cinsel taciz, müstehcenlik ya da çocuk pornografisi gibi suçlardır.

Üniversitemiz Hukuk Fakültesinden Dr. Sibel Can ise siber suçlar ve siber suçlarla mücadelede hukuki dayanaklara değinerek, “Siber suçlar; sanal dünyada bilişim sistemleri ve bilişim sistem ağları kullanılarak işlenen suçları ifade etmektedir. Siber suçları diğer suçlardan ayıran en önemli özellik bilişim sistemleri kullanılmadan işlenmelerinin mümkün olmamasıdır. Bu suçlar bilişim sistemleri ve internet vasıtasıyla işlenebilen suçlardır. Bilişim sistemi kullanılarak işlenen bir suç, bilişim sistem ağları kullanılarak işlenmemişse siber suç değildir. Siber suçlar mutlaka dijital dünyada işlenir ancak dijital dünyada işlenen her suç siber suç değildir. Avrupa Konseyi bünyesinde kabul edilen 2001 tarihli Siber Suç Budapeşte Sözleşmesi 1 Temmuz 2004’te yürürlüğe girmiş olup bu alandaki ilk uluslararası antlaşmadır. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda “bilişim alanında suçlar” ve “özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı suçlar” kısmında ve sair mevzuat hükümlerinin çeşitli bölümlerinde bilişim sistemleriyle işlenmesi olanaklı olan suç tiplerine de belirtilmiştir. 5237 sayılı TCK’nın ikinci kitabının üçüncü kısmının onuncu bölümünde «Bilişim Alanında Suçlar» başlığı altında düzenlenen suçların bilişim sistem ağları kullanılarak işlenmesi halinde dar anlamda siber suç söz konusu olacaktır. Bilişim suçları, truva atı, bukalemun, yerine geçme, mantık bombaları, artık depolama, gizli dinleme, bilgi aldatmacası, salam tekniği, süper darbe, ağ solucanları, virüsler, spam iletiler, phishing (kimlik avı), isimleri verilen yöntemlerle işlenmektedir” şeklinde konuştu.

Kırıkkale Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nden Seher Keren ve Akın Yalavuz ise “Siber Suç” konulu sunumlarını dinleyenlerle paylaştılar. Yalavuz, “Mağduriyetle karşılaşılması durumunda yapılabilecekler ve başvuru yolları olarak, misilleme yapmayın, siber zorbayı engelleyin, siber zorbayı platforma şikâyet edin, mağduriyetinize ait delilleri saklayın, mağduriyet yaşadığınız konuya ilişkin delilleri saklayın, 18 yaşından büyükseniz şahsen Cumhuriyet savcılığına, polise ve jandarmaya başvurabilirsiniz; 18 yaşından küçükseniz anne veya babanızla birlikte; Cumhuriyet savcılığına, polise ve jandarmaya başvurabilirsiniz. Dijitalleşen dünya ile hayatımıza giren dijital okuryazarlık kavramı, dijital mecradaki içerik ve eylemleri doğru anlamak ve yorumlamak açısından önemlidir. Bilişim teknolojileri kullanıcılarının ve bu kullanıma aracılık yapan kuruluşların uyması gereken kuralları ifade eder. Bilişim etiği amacı; kullanıcıların dijital ortamı daha güvenli kullanmasını sağlamak ve ortaya çıkabilecek riskleri en aza indirmektir” diye konuştu. 

Program sonunda panelistlere plaket takdim edildi.